EVRENDEKİ MUCİZE DİNAMİK: HIZ
Dünyamız kendi etrafındaki
dönüşünü biraz daha yavaş gerçekleştirseydi ya da vücudunuzdaki kan şu
andakinden biraz daha yavaş bir şekilde damarlarınızda dolaşsaydı ne
olurdu? Peki ya Güneş’ten gelen ışık yeryüzüne bu kadar yüksek bir hızla
ulaşmasaydı? Belki bu konular hakkında hiç düşünmemiş olabilirsiniz,
ancak tüm bu olayların en uygun hızla gerçekleşiyor olması, hayatımızı
sürdürebilmemiz için vazgeçilmez bir unsurdur.
Bizler hiç farkında değilken hem kendi vücudumuzda hem de çevremizde
hayatımızı sürdürebilmemiz için gerekli olan işlemler, tam da olmaları
gereken süratle gerçekleşirler. Bu hızı örneğin beyin hücrelerinin hızla
birbirleriyle iletişim kurmalarında, gözden, kulaktan, burundan, dilden
ve deriden gelen sinyallerin hızla elektrik sinyaline çevrilip sinir
hücreleri aracılığıyla beyne ulaşmasında, bitkilerin fotosentez gibi son
derece kompleks bir işlemi gerçekleştirmelerinde, bizden milyonlarca
kilometre uzakta olan Güneş’in ışığının olağanüstü bir hızla bize
ulaşmasında, sesin hızında ve daha pek çok olayda görebiliriz.Bu işlemlerdeki olası bir saniyelik bir gecikme bile insanlara büyük zararlar verebilecekken böyle bir gecikme hiçbir zaman yaşanmaz. Tüm işlemler -Allah’ın izni ile- en uygun süratle, kusursuzca gerçekleşir. Bizler de bu sayede hayatımızı hiçbir aksaklık yaşamadan sürdürebiliriz.
EVRENDEKİ HIZ
Sürat Evrenin Yaratılışında Başlıyor: Atomdaki Hız
Yaşamdaki sürati öncelikle
evrenin en küçük yapıtaşı olan atomda inceleyelim. Her atom, bir
çekirdek ve çekirdeğin uzağındaki yörüngelerde dönen elektronlardan
oluşmuştur. Çekirdeğin içinde ise proton ve nötron ismi verilen başka
parçacıklar vardır. Elektronların atom çekirdeği çevresindeki dönüşleri,
yörünge adı verilen yollarda, çok büyük bir düzen içinde ve hiç
durmaksızın gerçekleşir. Elektronlar çok çeşitli hızlara sahip
olabilirler. En güçlü mikroskopların bile göremeyeceği kadar küçük bir
alanda dönüp-duran onlarca elektron, çekirdeğin çevresinde farklı
yörüngelerde dönerler ve saniyede 1000 km. gibi olağanüstü bir hıza
sahiptirler. Bu sürat, bir saniye içinde İstanbul’dan Antalya’ya
gidebilmek anlamına gelir. Ayrıca bu yüksek hıza rağmen elektronlar
birbirleriyle çarpışmazlar.
Gezegenlerin Dönüş Hızı
Güneş Sistemi’nin yapısını
incelediğimizde, her detayda çok hassas bir denge ve ince bir ayar ile
karşılaşırız. Eğer gezegenlerin dönüş hızları biraz daha yavaş olsaydı, o
zaman bu gezegenler hızla Güneş’e doğru çekilirler ve sonunda Güneş
tarafından büyük bir patlamayla yutulurlardı. Bunun tersi de mümkün
olabilirdi. Eğer gezegenler daha hızlı dönselerdi, bu sefer de Güneş’in
çekim gücü onları tutmaya yetmeyecek ve gezegenler uzaya
savrulacaklardı.
Oysa çok hassas olan bu
denge, her an her saniye kusursuz bir biçimde işlemektedir. Ayrıca söz
konusu dengenin her gezegen için ayrı ayrı kurulmuş olduğuna da dikkat
etmek gerekir. Çünkü gezegenlerin Güneş’e olan uzaklıkları da kütleleri
de çok farklıdır. Bu nedenle, hepsinin ayrı birer dönüş hızı vardır.
Rabbimiz tüm yaşamsal faaliyetlerde muhteşem bir hız var etmiştir.
Allah’ın dilemesiyle bir anda kesilebilecek olan bu sürat sayesinde tüm
evren varlığını devam ettirir. Bir ayette Rabbimiz’in yarattığı tüm
varlıklar üzerindeki sonsuz gücü şöyle bildirilmektedir:“Şüphesiz Allah, gökleri ve yeri zeval bulurlar (yok olurlar) diye (her an kudreti altında) tutuyor. Andolsun, eğer zeval bulacak olurlarsa, Kendisi’nden sonra artık kimse onları tutamaz. Doğrusu O, Halim’dir, bağışlayandır.” (Fatır Suresi, 41)
Dünya’nın Dönüş Hızı
Dünya sadece 24 saatlik bir
süre içinde kendi etrafındaki dönüşünü tamamlar ve bu sayede geceler ve
gündüzler kısa sürer. Kısa sürdükleri için de gece ile gündüz arasındaki
ısı farkı çok azdır. Dünya’nın kendi etrafındaki yüksek dönüş hızı
yeryüzündeki ısının dengeli dağılımına yardımcı olur. Böylece pek çok
canlının yaşayabileceği ideal ısı ortamı oluşur. Eğer bu hız gereken
seviyede olmasaydı, canlılar için yeryüzü yaşanması olanaksız bir yer
haline gelecekti. www.kainattakiuyum.com
SONUÇ
Burada çok küçük bir
bölümünü incelediğimiz, fakat tüm yaşamımızı kuşatmış olan bu son derece
dengeli hız, Yüce Allah’ın insanlara rahmetinin delillerinden sadece
biridir. Hem kendi vücudumuzda hem de evrenin her köşesinde yaşam için
gerekli olayların olması gereken en uygun süratle gerçekleşmeleri, belki
de hiç farkında olmadığımız bir nimettir. Meydana gelen her olayın
hızının ihtiyaca uygun olarak son derece hassas bir şekilde ayarlanmış
olması sayesinde yaşam mükemmel uyumuyla devam eder. Allah her şeyi
yoktan var etmiştir ve her şeyi her an koruması altında tutmaktadır. Bu
gerçek bir ayette şöyle bildirilir:
“Görmedin mi, Allah, yerdekileri ve denizde O’nun emriyle
akıp giden gemileri, sizin yararınıza verdi. Ve izni olmadıkça, göğü
yerin üstüne düşmekten alıkoyar. Şüphesiz Allah, insanlara karşı
şefkatlidir, çok merhametlidir.” (Hac Suresi, 65)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder