ÇEKİM GÜCÜ VE YÖRÜNGESEL HAREKETLER
Artık hayır; yemin ederim sinip dönen (gezegen)lere, bir akış içinde yerini alanlara; (Tekvir Suresi, 15-16)
Tekvir Suresi’nin 15. ayetinde geçen “hunnes” kelimesi, büzülüp
sinen, gerileyen, geri dönen gibi anlamlara gelmektedir. 16. ayette
“yerini alanlara” olarak çevrilmiş Arapça deyim ise “kunnes”tir. “Kanis”
kelimesinin çoğulu olan “kunnes” ifadesi, belli güzergah, yuvaya girme,
hareket halindeki cismin yuvası, yuvasına girip saklananlar anlamlarına
gelir. Yine 16. ayette geçen “akış” kelimesi ise cereyan kökünden
türeyen ve akıp giden anlamına gelen “cariye” kelimesidir. Bu
kelimelerin anlamları dikkate alındığında, gezegenlerin çekim güçleri ve
yörünge etrafındaki hareketlerine işaret edildiği düşünülebilir.
Yukarıdaki ayetlerde geçen bu kelimeler, çekim kuvvetlerinden
kaynaklanan yörüngesel hareketleri tam olarak tarif etmektedir.
Bunlardan “hunnes” kelimesi ile, gezegenlerin gerek kendi çekirdeklerine
doğru, gerekse Güneş Sistemi’nin merkezi olan Güneş’e doğru çekimlerine
dikkat çekilmektedir. (En doğrusunu Allah bilir.) Çekim gücü evrende
zaten var olan bir kuvvettir, ancak bu çekim gücünün matematiksel
formüllerle ortaya konması, 17-18. yüzyıllarda yaşamış olan Isaac Newton
tarafından mümkün olmuştur. Bir sonraki ayette geçen “cariye” kelimesi
de bu çekime karşı koyan merkezkaç kuvvetinden kaynaklanan yörüngesel
hareketleri vurgulamaktadır. Kuşkusuz akıp gidenler anlamına gelen
“cariye” kelimesinin “hunnes” (merkeze doğru çekilme, büzülme, sinme) ve
“kunnes” (güzergah, yuvaya girme, hareket halindeki cismin yuvası)
kelimeleri ile kullanılması, 1400 sene evvel bilinmesi mümkün olmayan
önemli bir bilimsel gerçeğe dikkat çekmektedir. (En doğrusunu Allah
bilir.) Ayrıca Kuran’da yemin edilen konulardan biri olan bu ayetler,
konunun önemine dikkat çeken bir başka işarettir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder